Blogartikel
clasped-hands-541849_1920

Bir çift terlik, Kovboyculuk,Türk arkadaşlarla geçmişten hatıraralar

  Müşterilerimin çoğu yabancı uyruklu insanlar. Bunların arasında çok türklerde var. Çocukken benim çok türk arkadaşlarım vardı ve çoğuyla hala görüşüyorum. Bir kaç hafta önce bir tavsiye üzerine, bana birinin ismini verdiler. O an şaşırdım…. weiterlesen

Erstellt von Matthias Schlattmeier am 23. Oktober 2015

 

Müşterilerimin çoğu yabancı uyruklu insanlar. Bunların arasında çok türklerde var. Çocukken benim çok türk arkadaşlarım vardı ve çoğuyla hala görüşüyorum.
Bir kaç hafta önce bir tavsiye üzerine, bana birinin ismini verdiler. O an şaşırdım.
Bu isim bana çok tanıdık geldi.
O kişinin ailesiyle biz eskiden aynı mahallede yaşıyorduk. Orada birlikte büyüdük. Evlerimiz neredeyse birbirine bitişikti.
Ve gerçekten o çıktı. Beni çok sıcak, içten, candan karşıladılar.
Sigorta işimiz, bir anda arka plana geçti. Eskilerden bahsettik, nasıl kovboyculuk, saklambaç ve daha bir çok oynadığımız oyunları anlattık.
Çay, börek yerken sohbetten zamanın nasıl geçtiğini anlamadık bile. Bize bu yüzden yeni bir randevu gerekiyordu. Haftaya, aynı saatte tekrar randevulaştık.
Bu randevumuz için özel birşey yapmak istedim. Bir çok türk evlerinde ayakkabıları kapıda çıkartmak adettendir. Bu ev sahipleri hep terlik hazır tutar gelenler için.
Benim ayak numaram 46 olduğundan dolayı, çok zorluklar çekiyordum. Bende kendi terliğimi yanımda götürmeye karar verdim.
Normalde iş çantamdan laptop, kalem çıkaracağıma terliklerimi çıkartınca, herkesin kahkahalarla gülmesine neden oldum. Yeni ve çok sadık müşteriler kazandım.

Beni tavsiye ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Saygılarımla

 

**********************************************************************************************************************

 

Zu meinen Kunden zählen viele Nationalitäten, unter anderem viele türkischstämmige. Schon als Kind hatte ich viele türkische Freunde, mit einigen bin ich noch heute in regelmäßigem Kontakt.

Als ich vor einigen Wochen eine Empfehlung eines meiner früheren Freunde bekam, musste ich stutzen. Der Name kam mir bekannt vor. Die gesamte Familie wohnte damals in der Strasse, in welcher ich aufgewachsen bin. Man kann fast sagen, dass wir Haus an Haus wohnten.

Und tatsächlich. Die Begrüßung war herzlich. Versicherungen waren Nebensache, vielmehr ging es um die gute alte Zeit. Cowboy und Indianer, Verstecken oder Packen spielen waren unsere Themen. So verging die Zeit bei türkischem Tee und Gebäck rasend schnell. Ein neuer Termin musste her, kommende Woche, gleiche Uhrzeit!

Zu diesem Termin dachte ich mir etwas Besonderes aus. In türkischen Haushalten ist es üblich, die Schuhe auszuziehen. Dafür hat der Gastgeber häufig Hausschuhe parat stehen. Da ich mit Schuhgröße 46 auf recht großem Fuß lebe und die Hausschuhe sehr oft sehr eng sind, habe ich mir einfach meine eigenen mitgebracht :-)

Als ich anstatt Laptopp, Stift und Kulli meine Hausschuhe aus dem Köfferchen zog, hatte ich die Lacher auf meiner Seite. Und neue –sehr treue- Kunden dazu.

Herzlichen DANK für diese klasse Empfehlung. Oder, wie die Türken sagen. teşekkür ederiz

Schreib einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind markiert *